Öz Kilis diye yazarken dahi ağzım sulanıyor,resimlerine baktıkça iç çekiyorsam buranın nasıl bir mekan olduğunu sanırım tahmin edebiliyorsunuzdur.Burasını anlatmaya benim kalemim kafi gelmez.Klişe olacak ama anlatılacak değil yaşanacak bir mekan,bir gastronomi mabedi.Sahibi merhum Hacı Amca zamanından beri müdavimi ve muhibbiyimdir.Rahmetli İstanbul'a,lahmacunu ilk kez tanıştıran kişiydi.1953 yılında,Sirkeciden çıktıkları yola,Fatih'te,Hırka-i Şerif'in orada,ara bir sokakta devam ediyorlar.Gerek gazeteci,iş adamı,sporcu,siyasetçi,sanatçı meşhurlar takımından olanlar,gerek ağzının tadını bilen lezzet avcıları ve gurmeler ve ortalama vatandaşa kadar her kesimden müşteri grubu ile dolup taşan bereketli bir yerdir burası.Arabaya yer bulmak zordur,tam servis saatinde gitmiş iseniz sıra beklemeniz gerekir.Ama her türlü külfete rağmen neticede öyle bir nimet ile muhatap olursunuz ki kokusu ile dahi aşk yaşarsınız.Mevsimine göre çorba ile başlangıç yaparsınız.Yöresel Lebeniye ve Şiveydiz çorbası mutlaka denenmelidir.Şiveydiz taze soğan ve taze sarımsak ile yapıldığı için her vakit bulunmaz.Ama benim tercih ve favorim de kesinlikle Şiveydizdir.Hafta sonuna özel olarak patlıcan ve acı biber dolma kuruluğu ile çiğ köfte menüye eklenir.İçli köfte ise sürekli vardır.Lahmacun Antep ve Kilis olarak iki türlü yapılır.Antep soğansız ve maydonozludur.Kilis ise soğanlı ve rengi daha kırmızıdır.Ben Antep usulünü daha çok severim.Ama Kilis usulünü de küstürmek istemem onun için her ikisinden de yerim:)Daha evvel ikram ettikleri gavur dağı salata o kadar lezzetlidir ki aşırı talepten ücretli hale getirmek mecburiyetinde kaldılar.Siz onuda isteyin.Zaten buraya yalnız değil en az iki kişi gidin ki lezzetleri ortaya yaptırıp mümkün olduğunca fazla tadı deneyebilesiniz.Ortaya kebap olarak bu yumuşaklıkta ve nefasette hiç bir yerde yiyemeyeceğiniz Kuzu Şiş,bulgurlu ve baharatlı Oruk kebabı ve Kilis Tava söyleyin.Sadece bunların yanında gelen bulgur pilavı bile tek başına bir şahane yemektir.Biz genelde ilaveten pilav isteriz bu lezzete doyabilmek için.Kilis Tava satır kıymanın altına patlıcan dizilerek tepside fırınlanması ile yapılıyor.Kıyma ağızda dağılıyor ve yağı çekmiş patlıcan ile beraber öyle bir tat veriyorlar ki sinerji burada bir anlam buluyor.Kuzu Şişin terbiyesi çok özel,iyi dinlendirilmiş ve et çok kaliteli.Kuzu şiş adeta bir lokum.Bunları boğazınıza dizmemek için ortaya sürahide açık ayran istiyorsunuz.Zaten bir kebapçının kendine münhasır açık ayranı yok ise oradan kaçarak uzaklaşın:)Buranın ki tam olması gerektiği.Bazı mekanlar kaliteli olsun diye yoğurda çok az su katıyorlar ve hali ile yoğurt içiyor gibi oluyorsunuz.Ayrıca çok steril tatlı bir yoğurt kullanıyorlar ki oda tam bir fecaat.Burada ayran tam kıvamında ve olması gerektiği ekşilikte.Finali şerbeti,peyniri ve pişirilmesi ile yine bir ustalık eseri olan künefe ile yapıyoruz. Allah'a böyle müstesna yerleri bize bahşettiği için şükrediyor ve merhum Hacı Amca'ya da şükran ve minnet ile fatihalarımızı yolluyoruz.
KİLİS TAVA'NIN ALTINDA Kİ PATLICAN |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder