GAZİANTEPLİ MEHMET USTA-CERRAHPAŞA

 

 Gaziantep'li Mehmet usta,Cerrahpaşa hastanesinin tam karşısında bulunuyor.Burasının en mühim özelliği,Antep Lahmacununu İstanbul'da yapan en iyi yerler arasında olmasıdır.Mekan dekorasyonu ile sanki 80'li yıllarda donup kalmış havası verir insana.Mesela bu segmentte başka bir lokanta bulamayacağınız vestiyer için bir köşede yer ayrılmıştır.Servis tabakları eski usul metal tabaklardır.Öğle vakitleri bilhassa hastane personeli ile hasta yakın ve ziyaretçileri sayesinde dolar,taşar.Birde benim gibi sırf lahmacun yemek için onca yolu göze alanları ekleyince maşallah mekan full çeker.Onun için saat 14'ten sonra gitmenizi tavsiye ederim.Ben her seferinde lahmacun ile açılış yapar akabinde kuzu şişe yatay geçiş yaparım.Sizde yeme kapasitenize göre bu menüyü uygulayabilirsiniz.Lahmacun tabi ki buranın spesiyalitesi hamur kalınlığı ve kıvamı,iç malzeme harç karışımı,pişirilmesi ile fevkalade.Antep usulü olarak soğanlı değil sarımsaklı yapıyorlar.Yanında domates,salatalık ve maruldan oluşan salatayı ikram etseler de ben haricen soğan söğüş isterim.Kuzu şiş ise etin kokmaması,yumuşaklığı,terbiyesi ile tam istediğim gibi.Yanında ki bulgur pilavı dahi alelade değil.Benim tatlıya yer kalmadığı için hiç burada tatlı yemedim.Fiyatlar gereksiz pahalı değil.Tek sorun aracınız ile giderseniz otopark.Lahmacun sever bir tabiatınız var ise buraya muhakkak bir uğrak veriniz.

 

KARADENİZ PİDE-GÜLTEPE:MUTLAKA DENE...

Karadeniz Pide,Gültepe-Talatpaşa caddesi üzerinde,Levent'ten aşağı inerken meydana 25 metre kala solda yer alıyor.Burası hakiki manada bir esnaf lokantası.Lezzet,tazelik,malzeme seçim ve kullanımı,uygun fiyatları ile nesli tükenmekte olan bir geleneğin mutena ve müstesna bir numunesi. Ustaların mahareti tüm menüye sirayet etmiş.Öyle bir kaçı değil hepsi muhteşem.Çorbaları,sulu etli ve sebze yemekleri,et ve tavuk döneri,pideleri ile bir ziyafet mabedi.Küçük,kutu gibi bir dükkanda bu kadar geniş bir yelpazede yemek yapmak ve sunmak her türlü takdirin üzerinde.Yüz bin kere maşallah diyoruz.Buraya öyle yolunuz düşünce değil,bilakis ve bilhassa burasını tecrübe etmek için,kendinize bir iyilik yapmak maksadı ile gelin.Mekan hali salaş.Her kesimden müşterisi var.Hele birde öğle servisi ise tam doludur.Masanızı başkaları ile paylaşmaya hazır olun.Pinpon topu misali ortada 8 çizen garson abiye siparişlerinizi verin.Gününde ise size takılmadan duramayacaktır.Tek seferde hepsinden yeme durumunuz olamayacağı için her seferinde ayrı bir menü deneyin.Benim aşağıda ki menüm bir alternatif olabilir.Önden et haşlama suyu,yanında püre ile tavuk döner, tereyağlı ve kaşarlı Karadeniz pidesinin üzerine et döner.Yanında leziz açık ayranları.Afiyet,bal,şeker olsun.

BURASININ ALAMETİ FARİKASI:PİDE EKMEKLERİ

 

İDEAL ET-YENİBOSNA...

KASAP DÜKKANI

LOKANTA

 İdeal Et Ve Köfte,Yenibosna-Radar durağında,mezarlığın arkasındaki caddenin hemen başlangıcında,karşılıklı  2 dükkan olarak hizmet veriyor.Birinde Düzce'de kendi yetiştirdikleri ve ilave olarak Afyon yöresinden alımını yaptıkları etlerin satış ve tanzimini yapıyorlar.Diğerinde ise lokanta olarak, iyi bildikleri et işini işleyerek ızgaralık ve pide-lahmacun haline getirerek sunuyorlar. Köfteleri dana ön kol kısmından yapıyorlar.Kendilerine de önerdiğim üzere,dana etine uygun miktarda bir karışım ile kuzu boşluğu da ekleseler bu lezzet alır başını gider.Ama mevcut hali ile de yavan değil.Pişirilme konusunda bizim ızgara ustalarının yanlışı eti kurutmaları. Bu konuda da hassas olunması gerekiyor.Yoksa yediğiniz et değil,posadan ibaret kalıyor.Etin yanında pilav bence gereksiz,bunun yerine soğan standart olup,istemeyene verilmemeli.Ayrıca kendi imal ettikleri, açık ayran olmayan dükkanlara olan sitemim burası içinde geçerli.Salata barı  başarılı.Süzme mercimeği tereyağı-biber sosu ile mükemmeli yakalayabilir.Burası tüm mütevazi imkanlarına karşın kaliteli etleri,uygun fiyatları ile bilhassa bu bölgede mutlaka tecrübe etmeniz gereken bir mekan.Yemekten sonra kasap dükkanına geçip evinize et almayı unutmayı derim.Bir şube de yine Yenibosna'da Yasemin Konaklarının alt dükkanlarına açtılar.

 

ULUS CAFE-SEYİR,KEYİF,LEZZET...

Ulus Cafe,adını aldığı muhitin boğaza hakim bir tepesinde konumlanmış adeta bir şahin yuvası.Boğaz güzelliğini hemen yanından değil,üstten kuş bakışı daha güzel gösteriyor.Yanındayken sanki bir nehir akar zannedersiniz ama yukarılardan bakınca onun tüm azametini görür,İstanbul panoraması ile beraber güzelliğine meftun olursunuz.Burası bunu temaşa edebileceğiniz en ideal noktalardan biridir.Onun için hem kendinize hem de şehir dışından gelen misafirlerinize bir iyilik yapın ve burayı ziyaret ederek seyrin keyfine varın.Mekan "cafe" olarak geçse de,son dönemde restaurant olarak da iddiasını ortaya koymaya gayret ediyor.Yemekleri şimdilik gastronomi harikası olmasa da bir cafe için çıtanın üzerinde bir performans sergiliyorlar.Süzme mercimeğin kalitesi mesela beni çok şaşırttı.Muska böreği,eti ve salatası da vasatın üzerindeydi.Profiterollü dondurması ise çok başarılıydı.Bir nargileperver olarak burada,böyle bir manzarada nargilenin bulunuyor olması,üstelik tütünün Fakhir olması ise her türlü takdirin üzerinde:)Finali tabi ki orta şeker Türk kahvesi ve elmalı nargile ile yaptık ki nirvanaya erelim.Fiyatlar maalesef çok uygun değil.Ama hemen alt taraflarında bulunan alkollü mekanlara göre daha ekonomik.Servis aksamasına maruz kalmamak için sirkülasyonun çok yoğun olduğu hafta sonları değil hafta içi uğramanızı öneririm.

ÇİĞ KÖFTECİ ALİ USTA-EMİNÖNÜ

Çiğ Köfteci Ali Usta, Büyük İstanbul Postanesinin hemen altında bir hanın girişinde.Oralarda hangi esnafa sorsanız zaten size gösterecektir.Yani burası tabelalarına "meşhur" yazan ama daha komşusunun dahi tanımadığı sözde değil özde meşhur bir mekan. Bunu da çiğ köftelerinin tadından ziyade Ali Usta'nın müthiş bir sahne performansına borçludur esasen.Hanın hemen girişinde bir insanlar suphanallah boncuğu gibi dizilmişlerdir.Ellerinde ağzı açık beyaz poşetler ile büyük bir tevekkül ve teslimiyet içerisinde sıralarını beklerler.Muhtemelen sıranızı beklerken Ali Ustanın cömert,en az bir dürümlük ikramı ile doyabilirsiniz.Bu arada Ali Usta büyük bir enerji ile hem servisi hazırlayacak hem de size laf yetiştirecektir.Burada mesleğiniz doktor,profesör,konsolos veya bankacı olabilir şaşırmayın ve bozuntuya vermeyin.Hatta kendinize güveniyorsanız sizde Ali Usta ile bu gösteriye ortak olun.Ali Usta her bir sıraya özel olarak çiğ köfteyi nasıl istediklerini sorar "ben buna bira acı katacağım ve nar ekşisi ekleyeceğim" diye ama aslında kafasına göre takılır.Sırada beklerken ikramda bulunmadıysa bir cesaret ile "Ali Usta vitaminsiz kaldık" deyin.Gereken derhal yapılacaktır.Bu arada elinize tutuşturulan poşetlere atılacak malzeme basketleri için tetikte olun ve ıskalamayın.Düşürürseniz nimetten özür dilemenizi isteyecektir Ali Usta.Tüm bunlardan da anlaşılacağı üzere öyle espriden anlamayıp,ben sadece çiğ köfte yemek istiyorum gerisi beni sıkar diyorsanız buraya sakın uğramayın.Fiyatları süper uygundur.Hatta bu kadar bol ikram ve ucuzluktan sonra nasıl para kazanıyor bu adamcağız diye hep düşünmüşümdür.Çiğ köftesi nihayetinde etsiz ve vasat bir lezzette olsa gayet doyurucudur ama her şeyden evvel Hatay'lı Ali Usta İstanbul'un bir rengi ve ikonik bir değeridir bunun için mutlaka tecrübe edilmesi gerekir.

MARMARA BALIK-YEŞİLYURT...

Marmara Balık Lokantası,Yeşilyurt da Polat Renaissance Otel yerleşkesi içerisinde.Genelde otel mekanları hakkında ön yargılıyımdır. Çünkü lezzet-fiyat dengesi buralarda ters orantılıdır.Şahsen hem vasat altı bir yemek yiyip,hem de okkalı bir hesap ödemek,serde Kayserililik olduğu için genetik kodlarım icabı hiç bir şekilde içime sindiremediğim bir durumdur.Ama burası kaideyi bozar mı bilemem lakin istisnai bir vakıa olarak beni şaşırttı.Teras manzarası,menü zenginliği,tazelik ve lezzeti,fiyatların fahiş olmaması (tabi ki ekonomik de değil) mekanı cazip hale getiriyor.Çorbası bol etli ve terbiyesi ile çok güzeldi.Ekmek seçenekleri arasında mısır ekmeği de olsa daha memnun olurdum.Meze tabağında bulunan levrek marine,barbunya pilaki,patlıcan söğürme ve ahtapot salatası arasında beğenmediğim yoktu.Çoban salatası malzemelerin tazeliği ve doğrama tarzı ile çok hoşuma gitti.Kalamar tava ve tereyağında biber ve mantar ile pişirilen karides başarılıydı.Levrek ızgara,yanında ki hazır patates kızartması harici güzeldi. Fırında deniz çupra ise hakikaten harikaydı.Tatlı ise belli ki kendi imalatları olmayan bir baklavaydı ve maalesef hayal kırıklığıydı.Netice olarak bilhassa iş yemeklerinde sizi mahcup etmeyecek ve bu anlamda mutlaka portföye eklenmesi gereken bir mekan.

 

EDİRNE TAVA CİĞER-YEŞİLKÖY...

       

Edirne Tava Ciğer,Yeşilköy tren istasyonundan aşağı inerken,araçlar için mecburi sağa dönüşte yer alıyor.Küçük,şirin bir dükkan.Muhacir bir aile tarafından işletiliyor.Dükkan 2 bölümden oluşuyor, giriş sağ kısmı mutfak,sol kısmı ise servis salonu olarak kullanıyorlar.Masaların üzerinde müşterilerin peçetelere yazdıkları mekan hakkında notlar hoş bir detay olmuş.Ciğeri Edine usulü olarak kızgın yağda una beleyerek kızartıyorlar.Yine aynı yağda kızarttıkları acı kuru biber,soğan söğüş ve domates ile servis yapıyorlar.Yanında da Tikveşli'nin ayranı alın size mini ziyafet.İstanbul'da yiyebileceğiniz adam akıllı bir Edirne lezzeti.Daha iyisi zaten Edirne'de:)